Harput kültürün incelikleri, renkleri,
desenleri ile geçmişimizi süsleyen geleceğe uzanan yollarda
da kültür dünyamıza ışık tutan şehir- geçen Cuma ahde-
vefanın bir örneğini daha yaşadı, yaşattı:
“Ölmeden kalbimi gömdüm bu mübarek yurda
Arayan kabrimi bulur er geç ancak burada”
“1915-1968” Evet, bir mezar taşından
alınmış bir beyit ve altında bir tarih… Sonra da fatiha
dilenen bir cümlecik… Kime mi aitti bu mezar? Fikret
Memişoğlu’na. Bir şair,Bir araştırmacı, bir avukat, bir
kaynak insan, bir kültür dostuna… Manas’ın gönül gözlü
insanları; bütün enerjisini Harput kültürüne adayan yaptığı
folklor araştırmaları ile müzik dünyamızın bezeyen Fikret
Memişoğlu’nu unutmam Nurhak Gazetesi ışlardı. Geçmiş
yıllarda olduğu gibi bu yıl da onu ölümünün 39. yıl
dönümünde mezarının başında anmak istemişlerdi. Bu yıl,
diğer yıllara nispeten daha da çok gönül adamı katılmıştı bu
mütevazı törene. Bir fark vardı Rahmetli Fikret
Memişoğlu’nun oğlu Güçmen Memişoğlu da gelmişti uzaklardan,
babasının mezarının başına. Manas’ın Hafızı Necati Demir,
Aşir okudu. Ardından eller açılarak Fatihalar bu güzel insan
için gönderildi âlemlerin sahibi Yüce Allah’a. Ulu camide
kılınan Cuma namazından sonra hep birlikte Göllübağ’ın yolu
tutuldu. Öyle ya Fikret Memişoğlu’nu anmak için en uygun
mekan, şiirlere konu olan, merhum Kabaklı Hoca’nın çok
sevdiği, çocuklarının türkülerde yaşattığı Gölübağ’dı. Geçen
yıl da böyle anılmıştı Fikret Memişoğlu.,Fırat Üniversitesi
İletişim Fakültesi Öğretim görevlisi aynı zamanda Fırat TV.
Müdürü Recep Bağcı ve eşleri o gün de Türk
misafirperverliğinin güzel bir örneğini verdiler. Elazığ’a
adım attığı günden itibaren ardında gönül ve kültür
dünyamızın güzelliklerini saklayan kapıların açılmasında
öncülük eden, “Elazığ Okuyor” kampanyası ile Elazığ’ımıza
daha zinde, daha emin, daha vakur, daha güzel bir çehre
kazandıran Elazığ Valisi Muammer Muşmal da oradaydı. İl
Kültür Müdürü Tahsin Öztürk, Fırat Üniversitesi İletişim
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Kürüm, Fırat Üniversitesi
Devlet Konservaruvarı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Güldeniz Ağiş ile
eşi Fazıl Ağiş, Elazığ Musiki Konservatuvarı Derneği Başkanı
Feti Ahmet Deniz, Devlet korosu Sanatçıları: Naci Sönmez,
Erdal Özer,Kenan Çimtay, Numan Tuncer, Türk Ocağı Başkanı
Ahmet Yurten, EFTUD Başkanı Münyamin Eroğlu, Manas süvarisi
Şener Bulut, Manaslı şairler, gazeteciler, yazarlar…
Göllübağ’ın göze ve gönle güzellikler taşıyan bu şirin
köşesinde bir de panel düzenlenmişti İl Kültür Müdürü Tahsin
Öztürk başkanlığında. Gazeteci yazar Şükrü Kacar, Emekli
albay Lokman Tasalı, Dr. Naci Onur ve merhumun oğlu Güçmen
Memişoğlu’nun konuşmacı olarak katıldıkları bu panelde daha
çok Fikret Memişoğu hatıraları ile yaşatılmaya çalışıldı. İl
Kültür Müdürü Tahsin Öztürk, genel hatları ile Elazığ-Harput
müziği ve Fikret Memişoğlu’nun bu müziğe olan katkılarını
anlattı. Şükrü Kacar’dan Fikret Memişoğlu’nun şairliği,
yazarlığı, folklor alanındaki araştırmaları yanı sıra opera
konusunda da bizzat yönetmen olarak görev yaptığını
öğrendik. Emekli Albay Lokman Tasalı, Fikret Memişoğlu’nun
bir okul olduğunu, evini gençlere açarak onları Türk kültürü
ile bezemek için gece gündüz çalıştığını anlattı. Dr. Naci
Onur, “Her Elazığlının her Harputlunun bitmez tükenmez bir
özlemi vardır bu topraklara “ diye başladığı konuşmasında 53
yıllık kısa ömrüne çok şey sığdıran Fikret Memişoğlu’nun
Türk müziği konusunda yaptığı çalışmaları ele aldı. Güçmen
Memişoğlu, babasını hatıraları ile bezediği konuşmalarının
satır aralarından Fikret Memişoğlu’nun Harput kültürünü
yaşatmak uğruna gece ikilere üçlere kadar çalıştığını,
Harput kültürü için; maddi, manevi olarak çok büyük
sıkıntılara katlandığını öğrendik. Bu arada Manas, Harput’un
has kültürünü “8. Şehir Elazığ’a Harput’tan İnciler” kitabı
ile gün yüzüne çıkartan kalemlerden biri olan Zekeriyya
Bican için bir plaket düzenlemişti. Bu günün ikramını da
üstlenen bu gönül gözlü güzel insanın plaketini de Fırat
Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Kürüm
kendilerine takdim etti. Fırat Üniversitesi Devlet
Konservatuvarı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Güldeniz Ağiş’in bir
teklifi vardı toplantının sonunda: Önümüzdeki yıl merhum
Memişoğlu’nun ölümünün 40 yıl dönümü idi. Onu her yönü ile
alan bir dizi etkinlik düzenlensin. Kaleme aldığı “Harput
Ahengi” ve ölümünden sonra yayınlanan “Harput Halk
Bilgileri” kitapları ile Türk müziğine hizmet eden kültür ve
gönül dünyamızın bu güzel insanına Allah’tan rahmet
diliyoruz. Ruhu şad olsun.