Türk
Dünyası Coğrafyasında Tespit Edilmiş
Hayvan Masalları Üzerine Bir İnceleme
Yrd. Doç.
Dr. Nedim BAKIRCI
Manas Yayıncılık, 2010, s.824, Elazığ
Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar geniş bir coğrafyaya
dağılmış olan Türkler, medeniyet adına birçok eser ortaya
koymuşlardır. Bu eserler kültür varlığımızın zenginliğini
ortaya koyması açısından son derece önemli olduğu gibi
onlara sahip çıkıp korumak da son derece önemlidir.
Günümüzde hızla gelişen teknoloji sebebiyle millî kültür
unsurlarımızı korumak oldukça zor hâle gelmiştir. Bu millî
kültür içerisinde yer alan masalları korumak daha da
güçleşmiştir. Bugün televizyonun ve bilgisayarın girmediği
ev yoktur. Masallar çocukluğumuzun ilk göz ağrılarıdır.
Bugün anne çocuğuna, nine torununa artık masal
anlatmamaktadır. Çocuk, zamanının büyük bölümünü
televizyonun ve bilgisayarın başında geçirmekte, hayal
dünyasını onunla geliştirmekte ve onun esiri olmaktadır.
Bugüne kadar birçok araştırıcının derlediği ve yazıya
aktardığı masallar, bir Türk masal külliyatı oluşturacak
sayıya ulaşmıştır. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla
birlikte bağımsız olan Türk Cumhuriyetleri’nde (Azerbaycan,
Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan), daha
önce bağımsız olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ve
özerk cumhuriyetlerde (Altay, Yakut, Çuvaş, Uygur, Tuva,
Başkurt, Kazan Tatarları, Kırım Tatarları, vb.) derlenen ve
yazıya geçirilen metinleri de eklersek bu sayı daha da
artacaktır. Masallar üzerine yapılan çalışmalara
bakıldığında genellikle asıl halk masalları üzerinde
bilimsel çalışmalar yapıldığı görülür. Aarne-Thompson
Metoduna göre yapılan bu çalışmalar içerisinde birkaç hayvan
masalına da yer verilmiştir. Sadece hayvan masallarının konu
edildiği birkaç çalışmanın dışında bilimsel inceleme
yapılmamıştır.
Hayvan masalları üzerine ilk çalışma İgnaz Kúnos’un 1936
yılında yazdığı “Török Āllatmesék Türkische Tiermärchen
(Türk Hayvan Masalları)” adlı makalesidir. 1947 yılında yine
hayvan masalları üzerine Wolfram Eberhard ile Pertev Naili
Boratav TTV’nin ilk bölümü olan
“Sechzig türkische Tiermärchen (Altmış Türk Hayvan
Masalı)” adlı yazıyı hazırlamışlardır.
Bu iki yazının dışında, Wolfram Eberhard ile Pertev Naili
Boratav 1953 yılında Türk masallarının tip katalogunu
hazırlarlar. Burada hayvan masalları ile ilgili üç başlık
(Hayvan Masalları, Hayvan ve insan, Hayvan veya bir ruh bir
insana yardım eder) altında 82 tipe yer vermişlerdir.
Hayvan masalları üzerine hazırlanmış ilk öğrenci tezi Cemal
Yücememiş’e, ilk kitap Hüseyin Ulvi’ye, ilk bilimsel kitap
ise Ali Berat Alptekin’e aittir. Ulvi, 8 masala; Alptekin
ise çeşitli kaynaklardan seçtiği ve kendisinin derlediği 79
masala yer vermiştir. Alptekin, eserinin ikinci baskısında
(Ankara 2005) masal sayısını 101’e çıkarmıştır.
Türkiye’nin dışındaki
Türklerden derlenen hayvan masalları üzerine yapılan
çalışmalar da sınırlıdır.
Hem Türkiye’de hem de Türkiye dışındaki Türklerde hayvan
masalları üzerine yapılan çalışmaların az olması böyle bir
çalışmanın ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Kitapta yer alan
masallar okunduğunda hem büyükler hem de çocuklar için pek
çok mesaj görülecektir. Ayrıca bu eserde Türk dünyasında
anlatılan hayvan masallarından 301 metine yer verildiğinden
okuyucular bir hayvan masalı külliyatına da sahip
olacaklardır.
İnanıyoruz ki, bu
eser ailelerin çocuklarına hoşça vakit geçirtmek,
çocuklarını eğlendirme ve onları uyutmak için sıkça
başvuracakları bir eser olacaktır.