ELMAS
YILDIRIM’IN 100. DOĞUM YILINDA AZERBAYCAN’DAN GELEN
MİSAFİRLER…
Günışığı Gazetesi/Günerkan Aydoğmuş / 11.4.2007
Elmas Yıldırım
aslen Azerbaycanlı bir Türk şairidir. Geçen yıl Hazar Şiir
Akşamları onun anısına düzenlenmişti. Bu günde
Azerbaycan’dan gelen değerli sanatçılar ve misafirlerle
birlikte 100.doğum yılı kutlanacak.1907 yılında
Azerbaycan’ın Kale kentinde dünyaya gelen Elmas Yıldırım,
kaderin acı cilvesi olsa gerek, hayata gözlerini bu kez de
Malatya’nın Kale Bucağında (Şimdi Kale İlçesi
olmuştur.)kapamıştır. Tarih 1952.
Hayatı
ızdıraplarla geçmiş olan bu şairin en büyük ızdırabı ise,
çok sevdiği vatanı Azerbaycan’dan uzak kalmasıdır!45 yıla
sığdırdığı kısacık ömrünü hep sürgün hayatı ile geçirmiştir!
O dönemin Marksist Sovyet rejimi, yazdığı bir şiir yüzünden
Elmas Yıldırım’ı önce Bakü’den Dağıstan’a, daha sonra da
Türkmenistan’ın Aşkabat kentine sürmüşlerdir. İnsanlık dışı
bir rejim olan Marksizm yani Komünizm, bu vatan şairini
oradan oraya sürerek ona rahatlık vermemiştir. En son
Aşkabat kentinde iken ona, “Ya savunduğun Milliyetçilik
fikirlerinden vazgeçer bize hizmet edersin yahut da
darbelerimize hazır ol!” demişlerdir. Bunun üzerine Elmas
Yıldırım eşi Ziver Hanım ve iki aylık yavruları Azer’le
birlikte bir kaçakçı kervanına katılarak zor ve meşakkatli
bir yolculuktan sonra önce İran’a, daha sonra da Türkiye’ye
iltica etmişlerdir. Türkiye’ye ilk geldikleri yer olan
Van’da gerekli iltica işlemlerini yaptırdıktan sonra bir
trene binerek Elazığ’a gelmişler. Yıl 1933’tür.
Türkiye
Cumhuriyeti hükümeti onu ilk defa İlimizin Karaçor
Nahiyesi’nde öğretmen olarak görevlendirmiştir.Ardından
Vilayette bir staja tabi tutarak onu bu kez de Nahiye Müdürü
olarak atar.Palu’ya bağlı Karabeyan (Arıcak)
Nahiyesi’nde,Baskil İlçesine bağlı Muşar (Aydınlar)
Nahiyesi’nde,o zaman henüz ilçe olmayan Ağın’da,şimdiki
Hanköyü’nde ve daha bir çok yerde Nahiye Müdürü olarak görev
yapar.45 yıllık hayatının yaklaşık 19 yılını Elazığımıza
hizmetle geçiren Elmas Yıldırım’ın en son hizmet yaptığı yer
ise, Malatya’nın Kale Nahiyesi’dir (Şimdiki Kale
İlçesi).Burada henüz birkaç aylık görevliyken yakalandığı
böbrek rahatsızlığından kurtulamayarak 1952 yılında vefat
eder.Mezarı Malatya’nın Asri Mezarlığında bulunmaktadır.Ne
yazık ki mezarı başına yazılı bir kitabe konulmadığı için
yeri tespit edilememiştir.Yani Elmas yıldırım Elazığ’a bir
garip olarak gelmiş,bir garip olarak ölmüştür!..
Evet, ben Elmas
Yıldırım’ın şiirlerini okurken vatandan uzakta yaşamanın ne
kadar büyük bir ızdırap olduğunu onun mısralarındaki
satırlardan öğrendim. Sürgünde bir şairin, hele vatanına
dönmesi mümkün olmayan bir şairin duyduğu vatan özlemini o
kadar acı dolu ifadelerle şiirlerinde dile getirmiş ki, bu
gün böyle bir özlemin acısını çekmeyenlerin bu duyguyu
yaşaması zannediyorum mümkün değil! Elazığ’da bir uzun hava
vardır; bir dörtlük olarak okunan bu uzun havanın sözlerinin
Elmas Yıldırım’a ait olduğunu her halde kimse bilmez ;
“Garibim bu vatanda/Garip kuşlar ötende/Gariplik çok
çetindir/Baş yastığa yetende!” İşte bu gariplik duygusunu en
iyi ifade eden bu sözler Elmas Yıldırım’a aittir. O,burada
görev yaptığı yıllarda hep vatanı Azerbaycan’ı düşünmüş,
Azerbaycan’la yatmış, Azerbaycan’la kalkmıştır! Eski adı
“Gölcük” olan Hazar Gölü’ne fırsat buldukça gidip Hazar
Denizi’ne olan hasretliğini bu göle bakarak gidermeye
çalışmıştır! “Gölcük’le Hasbihal” adlı şiirinde; “Aç koynunu
uzaktan gelmişim çok yaslıyım/Eli yurdu çalınmış bir garip
Kafkaslıyım/Zannetme ki yoksulum, Kur’luyum, Aras’lıyım/Bakü’den
ayrılalı yakın zamandır Gölcük” demiş ve gördüğü her şeyi
vatanı Azerbaycan’da bir yere benzeterek şiirler yazmıştır.
İşte Elazığ’a tam
19 yıl hizmet etmiş olan bu değerli Azerbaycanlı vatan
şairini bu gün doğumunun 100.yılı nedeniyle Elazığ’da
anacağız.Bu anma programına Azerbaycan’dan gelen çok değerli
konuklar da katılacaklar.Bizler Gakgoş’a yakışır bir tarzda
bu değerli şaire vefa örneği göstereceğiz.Keşke Elmas
Yıldırım vatanının hürriyete kavuştuğunu görseydi.Ve bu gün
onun Bakü’ye heykelini diken değerli Azerbaycanlı ve
Elazığlı dostlarıyla birlikte olsaydı!Bu program için
Azerbaycan’dan gelen sanatçılar ve bürokratlar ise şunlar ;
Anar (Azerbaycan Yazarlar Birliği Başkanı) , Meleyke
Memedowa (Azerbaycan’ın Büyük Tiyatro Sanatçısı),Maarif
Teymur (Azerbaycan Cumhuriyeti Yazarlar Birliği Üyesi),Vagif
Behmenli (Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür ve Turizm
Bak.Neşriyat,Reklamın Teşhiri ve İnformasiya Şubesi Müd.),Reşat
Mecit (Az.Yaz.Bir.Gen.Sek.Şair),Edalet Eskeroğlu
(Az.Yaz.Bir.Üyesi Şair) Nazif Gahramanlı (Az.Yaz.Bir.Üyesi
Şair),Fikret Goca (Az.Yaz.Bir.Üyesi Şair),İlgar Fehmi
(Az.Yaz.Bir.Üyesi Şair),Bekir Nebiyev (Az.Yaz.Bir.Üyesi
Şair),Hacı Ağa Almaszade (Elmas Yıldırım’ın kardeşi
oğlu),Azer Elmas (Elmas Yıldırım’ın oğlu),Refik Semender
(Azerbaycan Devlet Televizyonu Program Yönet.),Fuzuli Orucov
(Azerbaycan Devlet Televizyonu Görevlisi)
Anma programının
Elazığ’daki bölümlerinde Belediyemizin ve Hanköyü
Belediyesinin bir sokakla bir caddeye Elmas Yıldırım adının
verilmesi törenleri var. Üniversitemizde ise bir panel ve
konservatuarın Elmas Yıldırım’ın şiirlerinden bestelenmiş
bir konseri var.3.günü ise, Ağın’da bir etkinlik yapılacak.
Elmas Yıldırım’ın yaşadığı yıllarda değerli destan şairimiz
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu üzerinde onun büyük etkisi
olmuştur. Elmas Yıldırım Ağın’da Nahiye Müdürü görevinde
iken, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’da Akçadağ Köy
Enstitüsü’nde okuyan genç bir öğrencidir. Bu değerli destan
şairimiz o yıllarda Elmas Yıldırım’la çok yakın ilişkiler
kurmuştur. İşte bu programın 3.günü Ağın İlçesi’nde rahmetli
Niyazi Yıldırım Gençosmanolu’nun adını taşıyan Kültür
Merkezi’nde bir şiir etkinliği düzenlenecektir. Bu
etkinlikte Azerbaycan’dan gelen şairlerle birlikte, Elazığlı
şairler de şiirlerini okuyacaklardır. Öyle sanıyorum ki,
Cuma gününün akşamı hem Elmas Yıldırım’ın, hem de Niyazi
Yıldırım Gençosmanoğlu’nun aziz ruhları Ağın’daki bu Kültür
Merkezi’nde olacaktır. Bu değerli şairleri dinlemek isteyen
Elazığlı şiir severlerin o gece Ağın’a gelmelerini ve bu
önemli geceyi kaçırmamalarını diliyoruz. Bununla ilgili bir
not iletmek istiyorum; Ağın’a giden herkesi feribot gece bu
tarafa geçirecektir.13 Nisan akşamı Ağın’da buluşmak
dileğiyle diyoruz…