Prof. Dr. Ahmet Buran, Elazığ’da
bulunan Fırat Üniversitesinde öğretim üyeliği yapan değerli
bilim adamlarından biri. 25.26.27 Ekim 2007 tarihlerinde
Elazığ’da gerçekleştirilen “Uluslararası 15.Şiir Akşamları”
programı çerçevesinde, bu programın içinde bir konferans
vardı “Kurşunlanan Türkoloji” adıyla sunuldu. Burada,
özellikle Rusya’da bilinen dönemlerde nerede Türkolog varsa
kurşuna dizilmiş, yok edilmiş. Hatta bazıları idam ediliyor,
nerede Türkolog varsa kurşuna dizilmiş, yok edilmiş. Hatta
bazıları idam ediliyor, sonra cezalarının gerekçeleri
yazılıyor, bildiriliyor. Böyle bir kara, kapkara tablo,
yüzkarası hem de..
Prof. Dr. Ahmet Buran hocanın,
merkezi Elazığ’da bulunan Manas Yayıncılık arasında çıkan
396 sayfalık kitabı, Hazar Şiir Akşamları programı
çerçevesinde bana ulaştı. Zaten, konferansla da bilgilenmiş,
dolmuştum ya, hemen bu kitabın sayfaları arasına şöyle bir
göz attım:
Birinci bölüm: Korku tüneli,
Burada; Balkanlarda, Adalarda, Sovyet Birliğinde, İdil
Ural’da, Batı Türkistan’da, Doğu Türkistan’da, Irak ve
İran’da, Kerkük’te yok edilen Türkologlar hakkında bilgiler
veriyor, yer alıyor
İkinci bölüme bakıyoruz:
Cezalandırılan şair ve yazar ve Türkologlar karşımıza
çıkıyor. İsimler sıralanmış uzun uzun. Rusya’dan,
Özbekistan’dan, Azerbaycan’dan, Kazakistan ve
Kırgızistan’dan, onlarca değerli Türk evladı veya
Türkoloji’ye hizmet eden, gönül verenler.
ŞÖYLE
BİR BAKARAK
Kurşunlanan Türkoloji, adlı kitabın
uzunca bir önsözü var. Bir yerinde; hakları ihlalleri ile
birlikte Türkoloji’nin siyasal ve sosyal tarihine dikkat
çekmeyi amaçladık” deniyor.
İbret verici birkaç cümle kitap
içinden: “Stalin zorbalığı, sadece suçladığı kişileri
cezalandırılmamış, suçun ve şahsiliği prensibini de
çiğneyerek, cezalandırdığı aydınların eşlerini ve
çocuklarını da işkence, sürgün ve-hapis cezalarına
çarptırılmıştır. Böylece Sovyetlerde, çok acı bir dağılmış
aileler sorunu da yaşanmıştır”.
Her şey bu iki cümlenin içinde
saklı. Kitabın özeti de bu bence. Tabi, sadece Rusya’da
değil, Stalin döneminde değil, yine Moskova merkezli ve
çıkışlı bir zorbalığın devamı dünyanın pek çok ülkesinde
yaşamıştır, yaşatılmıştır.
Fotoğraflarla da zenginleştirilen
kitap, geçmişin kapkara bir görüntüsü olarak karşımıza
çıkan, çıkarılan olayların sanki özetidir, aynasıdır. Prof.
Dr. Ahmet Buran hocamızı, Manas Yayıncılık yöneticilerini
böyle bir araştırmayı ortayı koyup, kitaplaştırdıkları için,
kutluyor, tebriklerimi, sevgi ve selamlarımı sunuyorum
efendim.
BİRKAÇ
CÜMLEYLE
Kitabın
379 uncu sayfasına bakıyoruz. Bazı cümleler: - Türk adının
asıl olarak “güçlü, kuvvetli, cesur, güzel” gibi anlamlara
geldiği bilinmektedir. Birçok tarihi kaynaklar, Türklerin ve
Türk dilinin güzelliklerinden ve üstünlüklerinden
bahsedilir. Türkler arasında dolaşan birçok zengin Türklerin
ahlak ve törenlerinin güzelliğini, savaşçılıklarını ve
hoşgörülerini hayranlıkla anlatırlar.